19 Kasım 2012 Pazartesi

Tatlının azı karar çoğu zarar

Ramazan ayının bitmesine günler kala uzman diyetisyen Dilara Koçak, büyük küçük herkesi uyardı: “Bayramda mide asit salgısını artıran gıdalardan uzak durun.
Bayramı Ramazan öncesindeki beslenme modeline geçiş olarak düşünüp, öğün sayısı ve besin miktarını yavaş yavaş artırın, tatlının dozunu kaçırmayın”.Ramazan Bayramı’na sayılı günler kala uzmanlar ‘tatlı’ krizine karşı uyarıda bulundu. Özellikle Ramazan Bayramı’nda çok fazla tatlı ve şeker tüketimi olduğunu vurgulayan uzman diyetisyen Dilara Koçak bir ay boyunca oruç düzenine alışan bedenin birdenbire normal düzene geçmesinin zor olduğunun altını çizdi. Özellikle besin tüketimindeki ani artışın çeşitli rahatsızlıklara yol açabileceğini dile getiren Koçak, ramazandan sonra beslenmemiz konusunda titiz davranmamız gerektiğini söyledi. Bu noktada anne ve babaların çocuklarını uyarması gerektiğini söyleyen Koçak, bayramı şeker tadında geçirebilmenin hiç de zor olmadığının da altını çizdi.ALINAN KİLOLARIN TELAŞIBir ayda alınan kiloları 3 günde vermeye çalışmanın yanlış olduğunu belirten Koçak hızlı kilo verdiren diyetlerden de uzak durulması gerektiğini söyledi. “Ramazan ve bayramda kilo aldıysanız eğer bayram sonrası bu kiloyu vermek için sakın telaşa kapılıp size zarar verecek yöntemleri tercih etmeyin. Yaklaşık 35 günde aldığınız bu kiloları 3 günde veya 1 haftada vermek üzere odaklanmayın. Hızlı kilo verme diyetlerinden uzak durun ve haftada 1 kg verecek şekilde içinde her besinden bulunan az ve sık yemek yeme esasına dayanan ve beraberinde egzersiz olan bir diyetisyen tarafından planlanmış programlar yapın. Ekmek ve karbonhidratı tamamen kesen diyetler, tek besin diyetleri gibi diyetleri size mucize ve sihir vadeden programları sakın uygulamayın” dedi.VÜCUDUMUZ YORULDURamazan ayı boyunca öğün sayısının sınırlı olması nedeniyle iftar ve sahurda midelerimizi çok yorduğumuzu dile getiren Koçak, bayramdan sonra beslenme konusunda daha hassas olmamız gerektiğinin altını çizdi. Koçak “hayati fonksiyonları tam olarak düzenli yapabilmek için günlük ihtiyacınız olan enerjiyi, besin öğelerini, vitamin ve mineralleri düzenli bir şekilde almalı ve bunun yanında fiziksel aktivite ile vücudumuzu çalıştırarak dinç tutmak bizim sağlığımızı pozitif etkileyecektir” dediÇOCUKLARA DİKKATŞeker bayramını çocukların heyecanla beklediğini söyleyen Koçak, çocuklarını beslenmesinin yetişkin beslenmesinden daha hassas bir konu olduğunu vurgulayarak çocuklar için de birkaç öneride bulundu: “Çocukların beslenmesi yetişkin beslenmesinden daha hassas bir konudur. Özellikle büyüme ve gelişme döneminde, ağız ve diş sağlığı, beslenme alışkanlıklarından etkilenir. Aşırı şeker, şekerli ürünler tüketilmesi çocukların dişleri açısından sakıncalıdır, mide ve barsak hassasiyetine sebep olur. Sürekli şeker ve şekerli ürünlerin tüketilmesi çocukların açlık duygusuna engel olarak ana yemekler ve aralarda olması gereken sağlıklı atıştırmaları reddetmelerine sebeptir. Çocukların sade şeker ve çikolata yerine sütlü tatlı ve meyve yemeleri sağlanabilirse daha doğru bir yol çizmiş olunur.” MÜNEVVER ÇAKIRTAŞ /İSTANBUL

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder